Sohbet Odaları – Dünya’nın En Çok Hayalet Görülen 10 Yeri

1 – Auschwitz Toplama Kampı – Polonya
1940′tan 1945′e kadar yaklaşık olarak 2.5 milyon kişinin hayatını kaybettiği bu “ölüm kampı” dünyanın en çok hayalet görülen yerlerinden biri olarak biri olarak biliniyor. Bölgeyi ziyaret edenlerden bazıları “yoğun hisler” sebebiyle gezilerini tamamlayamazken, bir çoğu da, sisler arasından beliren figürler, hareket eden ışıklar gibi doğa üstü olaylarla karşılaşıyor.

2 – Paris Yeraltı Mezarları – Fransa
Paris’in büyüyen nüfusuna yer açabilmek için sorumlular mezarların şehrin altında inşa edilecek yeraltı mezarlıklarına taşınmasına karar verdiler. Bugün milyonlarca Parisli’nin boş göz çukurları burayı gezmek için gelen turistleri izliyor. Gezen turistler ise hissettiklerini tarif etmekte zorlanıyorlar.

3 – Kolezyum – İtalya
Binlerce insanın idam edildiği, gladyatörlerin birbirlerine ve vahşi hayvanlara karşı ölümüne dövüştüğü Kolezyum’da dünyada en çok hayalet görülen yerler arasında sayılıyor. En sık görülen doğa üstü olaylar ise, koltuklarda oturan Romalılar, kılıç ve tezahürat sesleri ve Kolezyum’un girişinde nöbet tutan Romalı bir asker.

4 – Gettysburg – Amerika
Amerikan iç savaşı sırasında kanlı bir savaşa sahne olan Gettysburg’da sadece üç gün içerisinde 51.000 kişi ölmüş. Savaş sadece şehrin çevresinde değil içerisinde de devam etmiş ve cesetlerin sokaklardan kaldırılması uzun süre mümkün olmamış. Şehirdeki pek çok bina hayaletli olarak tanıtılırken, savaş sırasında güneyliler tarafından üs olarak kullanılan Üniversite kampüsü en meşhur noktalardan biri olarak biliniyor.

5 – New Orleans – Amerika
Yaklaşık iki yüzyıllık Voodoo efsaneleri, korsan hikayeleri ve “Ölülerin Şehirleri” olarak adlandırılan mozoleleri ile New Orleans şehri hayalet görmek istiyorsanız ziyaret edebileceğiniz yerlerin başında geliyor. Şehrin ünlü hayaletli mekanlarına düzenlenen bir çok tur bulunmakta. İç savaş sırasında revir olarak hizmet veren meşhur The Provincial otelinden de bahsetmeden geçemeyiz.

6 – Queen Mary – Amerika
1930′da inşa edilen, Titanik’ten bile daha büyük ve hızlı olan Queen Mary’de 150 farklı hayalet olduğu iddia ediliyor. 2. Dünya savaşında yaklaşık 80.000 asker taşıyarak tarihte önemli bir yere sahip olan geminin, 60 yıllık hayatı boyunca belgelenen 49 ölüme sahne olmuş. Poseidon Adventure filminin çekimleri sırasında iki kişinin tuhaf kazalar sonucunda hayatını kaybettiği makine dairesi, birinci ve ikinci sınıf bölümündeki havuzları ve oyun odası geminin en fazla hayalet görülen yerleri.

7 – Londra Kulesi – İngiltere
900 yıllık tarihi boyunca bir çok idama sahne olan Londra kulesi, aristokrat hayaletleri ile tanınıyor. 1483 Çocuk yaşta idam edilen V. Edward ve York Dükü Richard’ın hayaletleri asırlar boyunca bir çok tanık tarafından görülmüş. VIII. Henry’nin başı kesilerek idam edilen ikini eşi Kraliçe Ann’in başsız hayaletinin de kulenin koridorlarında dolaştığı söyleniyor. Yine VIII. Henry tarafından ihanetle suçlanan ve idam sırasında kaçmaya çalışırken celladı tarafından kovalanıp acımasızca katledilen Salisbury Kontesi de kulenin meşhur hayaletleri arasında.

8 – Transilvanya – Romanya
Karpat dağlarını kalbinde yatan kanlı bir geçmişe sahip bu bölge bizim Drakula efsanesinin kaynağı olan Prens III. Vlad Tepeş’e nam-ı diğer Kazıklı Voyvoda ile beraber anılıyor. Düşmanlarını kazığa oturtup yavaşça ölmelerini izlemekten hoşlanan Kazıklı Voyvoda’ya geçici olarak ev sahipliği yapmış Drakula Kalesi ve çevresi vampirler, kurtadamlar ve hayaletlerin hikayeleriyle anılıyor.

9 – Edinburgh’un Yeraltı Mahzenleri – İskoçya
Nüfusun fazlalaşması yüzünden inşa edilen ve genellikle tüccarlara yardımcı olan ailelerin yaşadığı bu mahzenler, güneş ışığı almadıkları için bir süre sonra yaşanamaz ilan edilip, mühürlenerek kayıtlardan silinmişler. Yaklaşık 200 yıl sonra tekrar keşfedilen mahzenler, turistlerin ziyaretine açılmış. Bugüne kadar sayısız hayalet ve anormal ışık aktiviteleri bildirilen mahzenler, Britanya’nın en hayaletli yerleri olarak biliniyorlar.

10 – Waverly Hills Sanatoryum’u – Amerika
Sanatoryum, tüberküloz hastanesi olarak 1910 yılında hizmet vermeye başladı. Tüberküloz o sırada tedavisi olmayan ciddi bir hastalık olduğu için hastalar halktan ayrı tutuluyorlardı. Tüberkülozun tedavi edilmesi için gereken streptomisin ilacı geliştirilene kadar 64.000 kişi bu hastanede hayatını kaybetti. 1961′de kapatılan Sanatoryum bir sene sonra akıl hastanesi olarak tekrar açıldı ve hastalara kötü davranıldığı için kapatıldığı 1982′ye kadar hizmet verdi. Özellikle 3. ve 5. katlarında doğa üstü olayların yaşandığı söylenen hastanenin en meşhur odası 502 nolu oda. 1928 ve 1932 yıllarında bu oda da çalışan iki hemşire bilinmeyen sebeplerden dolayı intihar etmiş. Hastanenin bir diğer meşhur yeri ise ölen hastaların cenaze arabalarına taşındığı “Ölüm Tüneli” olarakta bilinen 150 metrelik tünel.